ISO BELGELENDİRME
Sektörler
İso Belgelendirme
Karbon Ayak İzi Hesalama
Taksim Danışmanlık Hizmetleri
Güncel Fuarlar
Önceki Sonraki
WorldFood Türkiye’nin En Büyük Gıda Fuarı
WorldFood Türkiye’nin En Büyük Gıda Fuarı
9-12 Eylül 2021
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
03 Haziran, Perşembe
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
03 Haziran, Perşembe Saat: 10
Kurumsal Akademiler Konferansı
Kurumsal Akademiler Konferansı
24 Haziran 2021 | 14:00 - 16:4
Doğaya Saygı Sertifikası
Blog / Üç Aylık Verimlilik İstatistiklerine İlişkin Analiz
Üç Aylık Verimlilik İstatistiklerine İlişkin Analiz
 
Nazlı SAYLAM BÖLÜKBAŞ, Yücel ÖZKARA, Dursun BALKAN / Sanayi ve Teknoloji Uzmanları (Verimlilik Genel Müdürlüğü)
 
 
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Verimlilik Genel Müdürlüğü, Resmi İstatistik Programı kapsamında Üç Aylık Ulusal Verimlilik İstatistikleri’ni hesaplamakta ve yayımlamaktadır. Bu istatistiklerin kapsamını EFİS Rev. 2’ye (Avrupa Birliğinde Ekonomik Faaliyetlerin İstatistikî Sınıflandırılması) göre sanayinin “B-Madencilik Taşocakçılığı”, “C-İmalat Sanayi” ve “D-Elektrik, Gaz, Buhar ve İklimlendirme Üretimi ve Dağıtımı” kısımları ve alt kolları oluşturmaktadır. Ayrıca Ana Sanayi Grupları Sınıflaması (MIGs) çerçevesine uygun şekilde 5 sanayi grubunda da göstergeler hesaplanmaktadır. Bu istatistikler kapsamında çalışan kişi başına ve çalışılan saat başına üretim endeksleri hesaplanmaktadır.
 
Bu çalışmada imalat sanayini oluşturan sektörlerin yıllık ortalama verimlilik büyüme oranları hesaplanmış ve sonuçlar teknolojik olarak gruplanmıştır. Ayrıca imalat sanayini oluşturan bölümlerin 2009 yılındaki kriz öncesi ve kriz sonrası ortalama işgücü verimliliği seviyeleri karşılaştırılarak ortalama verimlilikleri değişmeyen sektörler verimliliğin kaynakları itibariyle incelenmiştir.
 
1. Sektörlerin Yıllık Ortalama Verimlilik Büyümeleri ve Teknolojik Gruplaması
İmalat sanayini oluşturan 24 adet bölümün 2005 yılı ile 2012 yılına ait ortalama çalışan kişi başına üretim endeksi değerleri arasındaki yıllık artış oranları incelenmiştir. Anılan dönemde imalat sanayi işgücü verimliliği yıllık ortalama %2,03’lük bir büyüme kaydetmiştir. NACE Rev.2’ye göre imalat sanayini oluşturan 24 adet bölüme ilişkin işgücü verimliliği büyüme oranları Şekil 1’de yer almaktadır.
 
Ağaç, ağaç ürünleri ve mantar ürünleri imalatı (mobilya hariç); saz, saman ve benzeri malzemelerden örülerek yapılan eşyaların imalatı bölümü yıllık ortalama %10,2’lik işgücü verimliliği büyümesi ile 2005-2012 yılları arası en yüksek performansı göstermiştir. Bu bölümü yıllık ortalama %9,1 ile diğer imalatlar, %6,8 ile de tütün ürünleri imalatı takip etmiştir.
 
Bu dönemde en çok verimlilik düşüşü ise yıllık ortalama %4,9’luk azalış ile bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı bölümünde gerçekleşmiştir. Verimlilik büyümesinin eksi yönde olduğu diğer sektörler ise sırasıyla kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri imalatı, deri ve ilgili ürünlerin imalatı ve tekstil ürünlerinin imalatı bölümleridir.
 
Eurostat tarafından yapılan teknolojik sınıflamaya göre imalat sanayini oluşturan bölümler gruplandırıldığında 21 ve 26 numaralı bölümler yüksek teknolojili; 20, 27, 28, 29 ve 30 numaralı bölümler orta-yüksek teknolojili; 19, 22, 23, 24, 25 ve 33 numaralı bölümler orta-düşük teknolojili; 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 31 ve 32 numaralı bölümler düşük teknolojili olarak sınıflandırılmaktadır. Bu teknolojik sınıflamaya göre imalat sanayinin oluşturan bölümler gruplandırılmış ve büyüme oranları yüksek teknolojiden düşük teknolojiye göre sıralanarak 1’de verilmiştir.
 
 
Şekil 1. 2005 ile 2012 yılları arası bölümlerin yıllık ortalama verimlilik büyümeleri (teknolojik gruplamaya göre)
 
Teknolojik sınıflamaya göre sıralanmış işgücü verimliliği büyümeleri incelendiğinde en çok dikkat çeken nokta imalat sanayinde düşük teknolojili sektörlerde oluşan verimlilik artışlarının diğer gruplara göre nispeten yüksek olduğudur. Düşük teknolojili bölümler dışında sadece temel eczacılık ürünlerinin ve eczacılığa ilişkin malzemelerin imalatı bölümü yıllık %5’in üzerinde verimlilik büyümesi sergilemiştir. Yüksek ve orta yüksek teknolojili gruplarda ise yıllık ortalama %3,6’lık büyüme ile kimyasalların ve kimyasal ürünlerin imalatı bölümü ilk sırada gelmektedir. Teknolojik sınıflamaya göre gruplandırılan büyüme oranları imalat sanayinin işgücü verimliliğinin, düşük teknolojili sektörlerde yüksek büyüme kaydettiği; orta düşük, orta yüksek ve yüksek teknolojili sektörlerde görece daha zayıf büyüme yakaladığı ortaya çıkarılmıştır.
 
 
 
Şekil 2. Yıllık ortalama verimlilik büyümesi negatif yönlü olan bölümler
 
İmalat sanayinin bölümleri incelendiğinde, yıllık ortalama %4,9’luk azalış ile bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı bölümünün verimlilik büyümesi negatif olan bölümler arasında birinci sırada yer aldığı, bunu ise sırasıyla kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri imalatı, deri ve ilgili ürünlerin imalatı ve tekstil ürünlerinin imalatının takip ettiği görülmektedir. Diğer bölümlere göre farklılık gösteren bu dört bölümün 2005-2012 döneminde işgücü verimliliğinin kaynakları incelenmiş ve Şekil 2’de sonuçları verilmiştir. Bilgisayarların, elektronik ve optik ürünlerin imalatı bölümünde bahsi geçen dönemde verimlilik azalışının sebebi üretimde meydana gelen yıllık ortalama %5,6’lık azalıştır. Tekstil ürünlerinin imalatında da yıllık ortalama %1,2’lik üretim azalışı beraberinde verimlilik azalışını getirmiştir. Kok kömürü ve rafine edilmiş petrol ürünleri imalatı ile deri ve ilgili ürünlerin imalatı bölümlerinde ise üretim artışı açısından negatif bir durum olmamakla birlikte istihdam açısından olumlu bir durum göze çarpmaktadır. Ancak her iki sektörde de artan istihdam beraberinde aynı oranda üretim artışı sağlayamamış ve bu durum ise işgücünde verimlilik azalışı olarak ortaya çıkmıştır.
 
2. Kriz Öncesi ve Kriz Sonrası Verimlilik Düzeyleri
Küresel düzeyde 2009 yılında etkisini gösteren ekonomik kriz ve dalgalanmalar Türk sanayisini de etkilemiş ancak krizin aşılması ile birlikte 2010 yılından itibaren hızlı bir toparlanma kendisini göstermiştir. İmalat sanayi özelinde 3’e bakıldığında bu etkinin 2008 yılı üçüncü çeyreğinden itibaren başladığı ve dört dönem sonra 2009 yılının dördüncü çeyreğinden itibaren toparlanma eğilimine girdiği görülmektedir. Bu etki ve düzelme gerek üretim gerekse istihdam endeksi üzerinde oluşmuş ve dolayısıyla işgücü verimliliği seviyelerini de doğrudan etkilemiştir.
 
Küresel düzeyde meydana gelen krizin sanayi genelinde yarattığı etkiyi işgücü verimliliği açısından değerlendirmek amacıyla kriz öncesi ve sonrası dönemleri analitik olarak karşılaştırmak anlamlı sonuçlar verecektir. Kriz öncesi dönem 2005-I - 2008-III dönemleri arası ve kriz sonrası dönem 2009-IV - 2013-II. dönemleri arası olarak ele alınmıştır. Toplam sanayi, sanayiyi oluşturan madencilik, imalat ve elektrik kısımları; ana sanayi grupları ve imalat sanayinin 24 adet bölümünün kriz öncesi ve kriz sonrası mevsimsel etkilerden arındırılmış çalışan kişi başına üretim endeksleri ortalamaları bağımsız örneklem t-testi ile karşılaştırılmıştır. Burada beklentimiz kriz öncesi ve sonrası dönemlerde gelişen ekonomi, artan üretim ve istihdamla birlikte verimlilik oranlarının da farklılaşmasıdır. NACE Rev 2.’ye göre 11, 15, 24, 33 numaralı sektörler hariç tüm sektörlerde kriz öncesi ve sonrası döneme ait mevsimsel düzeltmeli1 işgücü verimliliği seviyelerinin farklı olduğu görülmüştür.
 
 
 
Şekil 3 . İmalat sanayi çalışan kişi başına üretim endeksi değişimlerinin yapısı
 
İmalat sanayini oluşturan sektörlerde beklenen durum kriz öncesi ve sonrası dönemlere ait mevsimsel düzeltmeli işgücü verimliliği ortalamalarının farklı olmasıdır. Buradan hareketle yapılan t testinde 11, 15, 24, 33 numaralı sektörlerde işgücü verimliliği ortalamalarının istatistiksel olarak anlamlı bir farklılık göstermemesi nedeniyle bu bölümlere ait istihdam ve üretim endeksine ait büyüme oranları detaylı biçimde incelenmiştir.
 
 
 
Şekil 4 . Kriz öncesi ve sonrası verimlilik ortalamaları değişimi anlamlı olmayan kısımlarda büyüme oranları
 
Şekil 4 değerlendirildiğinde bazı çıkarımlar yapmak mümkündür. İçeceklerin imalatında kriz sonrası verimlilik büyümesi negatif yönde %4,2 olarak bulunmuştur. Bunun en büyük sebebi istihdamın kriz sonrası dönemde %12,5’i bulan büyüme oranına ulaşması buna karşın artan istihdamın aynı oranda üretim artışı sağlayamamasıdır. Deri ile ilgili ürünlerin imalatında kriz öncesi dönemde verimlilik sıfıra yakın olmak üzere negatif yönde olmasına rağmen kriz sonrası dönemde negatif yöndeki eğilimi daha da artmıştır. Bunun nedeni olarak içecek imalatında olduğu gibi istihdam artışının üretime göre daha fazla artması olarak değerlendirilmektedir.
 
Ana metal sanayine bakıldığında ise kriz öncesi ve kriz sonrası dönemlerin gerek işgücü verimliliği gerekse istihdam ve üretim büyümelerinde yıllık ortalamalarının aynı yönlü ve birbirine çok yakın gerçekleştiği görülmektedir. Ancak 2005-I - 2013-II dönemleri arası yıllık ortalama büyümelerine bakıldığında ise bu oranların her üç göstergede de azaldığı görülmektedir. Bu durum ana metal sanayinin bir yıllık kriz döneminden oldukça fazla etkilendiğini ancak kriz sonrası dönemde eski yapısını koruyarak toparlandığını ortaya koymaktadır. Makine ve ekipmanların kurulumu ve onarımı bölümünde ise kriz sonrası dönemde verimliliğin artmış olduğu görülse de istihdam ve üretim büyümeleri kriz öncesi döneme göre oldukça olumsuz bir yön çizmiştir.
 
SONUÇ
Çalışmada ilk olarak 2005-I ve 2013-II dönemleri arasında yıllık ortalama verimlilik büyüme oranları hesaplanmış ve imalat sanayinin yıllık ortalama %2,03 büyüdüğü görülmüştür. Teknolojik sınıflamaya göre gruplanmış işgücü verimliliği büyümeleri incelendiğinde en çok dikkat çeken nokta, imalat sanayinde düşük teknolojili sektörlerde oluşan verimlilik artışlarının diğer gruplara göre nispeten yüksek olduğudur.
 
İmalat sanayini oluşturan bölümlerin mevsimsel etkilerden arındırılmış ortalama işgücü verimliliği seviyeleri 2009 yılında küresel düzeyde yaşanan kriz öncesi ve kriz sonrası olarak iki ayrı seride karşılaştırılmıştır. İmalat sanayini oluşturan 24 bölümün 20’sinde kriz öncesi ve sonrası dönemlerin verimlilik seviyeleri farkı, istatistiksel olarak anlamlı bulunmuştur. Ortalama verimlilikleri değişmeyen diğer dört bölüm ise verimliliğin kaynakları itibariyle incelenmiştir.
 
Bütün bu analizler genel olarak değerlendirildiğinde imalat sanayinde düşük teknolojili sektörlerin diğerlerine oranla yapısal olarak farklı olduğu, kriz döneminin imalat sanayi genelinde olumsuz etkilerinin olduğu, ancak bu etkilerin sonraki dönemlerde pek çok sektörde ortadan kalktığı gözlenmiştir.
Yasal Uyarı
İsfirmarehberi.com´da yer alan kullanıcıların oluşturduğu tüm içerik, görüş ve bilgilerin doğruluğu, eksiksiz ve değişmez olduğu, yayınlanması ile ilgili yasal yükümlülükler içeriği oluşturan kullanıcıya aittir. Bu içeriğin, görüş ve bilgilerin yanlışlık, eksiklik veya yasalarla düzenlenmiş kurallara aykırılığından İsfirmarehberi.com hiçbir şekilde sorumlu değildir.
Bizi Takip Edin !
Facebook Twitter Google Plus Linkedin Youtube Instagram