ISO BELGELENDİRME
Sektörler
İso Belgelendirme
Karbon Ayak İzi Hesalama
Taksim Danışmanlık Hizmetleri
Güncel Fuarlar
Önceki Sonraki
WorldFood Türkiye’nin En Büyük Gıda Fuarı
WorldFood Türkiye’nin En Büyük Gıda Fuarı
9-12 Eylül 2021
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
03 Haziran, Perşembe
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
03 Haziran, Perşembe Saat: 10
Kurumsal Akademiler Konferansı
Kurumsal Akademiler Konferansı
24 Haziran 2021 | 14:00 - 16:4
Doğaya Saygı Sertifikası
Blog / Yaşanabilir Organize Sanayi Bölgeleri
Yaşanabilir Organize Sanayi Bölgeleri
 
yıllarını kapsayan dönemde “Yaşanabilir Organize Sanayi Bölgeleri” (OSB) planlamak ve bu çerçevede projeler üretebilmek, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından bugüne kadar gerçekleştirilen çevreye duyarlı OSB çalışmalarını, kuşkusuz daha da ileriye taşıyacaktır.
 
Özlem ARSLAN / Peyzaj Mimarı Yaşanabilir Organize Sanayi Bölgeleri
 
 
 
Kalkınma Bakanlığı koordinasyonunda yürütülen Onuncu Kalkınma Planı hazırlık çalışmalarından “Mekânsal Planlama” ve “Yaşanabilir Kentler” yaratmak başlıklarından yola çıkarak, 2014–2018 yıllarını kapsayan dönemde “Yaşanabilir Organize Sanayi Bölgeleri” (OSB) planlamak ve bu çerçevede projeler üretebilmek, Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından bugüne kadar gerçekleştirilen çevreye duyarlı OSB çalışmalarını, kuşkusuz daha da ileriye taşıyacaktır.
 
Üst ölçekli planlamadan uygulamaya yönelik tasarıma kadar, kentlerde olduğu gibi OSB’lerde de yaşam kalitesini artırmak, sağlıklı, yaşanabilir ve kimlikli OSB’lere sahip olmak için planlamanın tasarımla bütünleşmesi önemli bir olgudur. Sürdürülebilir OSB gelişiminin gerçekleşmesi, planlama süreçlerinin ekolojik temele oturtulmasına ve doğayla uyumlu bir yaşam için ekolojiekonomi-enerji ilişkisini güçlendiren bir tasarım yaklaşımını gerektirmektedir (Aklanoğlu, 2009).
 
Eski Yunancaya göre ekoloji bilimi, oikos ve logos kelimelerinin birleştirilmesiyle oluşturulmuş olup yaşanabilen çevreyi anlatmaktadır. Ekonomi sözcüğü de eski Yunanca oikos ve nomicus sözcüklerinden türetilmiş olup yaşanılan yere ait işlerin yönetilmesi anlamına gelmektedir.
 
Bu durumda ekoloji ve ekonomi, kardeş bilim dalları olarak düşünülebilir (Costanza, Cumberland, ve ark. 1997; Barret ve Farina 2000; L. R. Brown 2001; Odum ve Barret 2008). Enerji ise maddede var olan ve ısı, ışık biçiminde ortaya çıkan güç olarak tanımlanabilmektedir (http://www.tdk. gov.tr).
 
Ekolojinin ayrı bir bilim dalı olarak ortaya çıkması yaklaşık 1900’lü yıllara kadar gitmekte olup ekoloji sözcüğü, son dönemlerde, günlük terminolojinin bir parçası olmuştur (Odum-Barret 2008). Bir bilim olarak ekolojinin genel anlamda mekân planlama, tasarım ve yönetim çalışmalarında etkisi ve etkinliği ise oldukça yenidir.
 
Ekoloji, doğal alanda bilgi üreten bir bilimdir ve bu bilimin fiziksel planlama ile bağlantısı peyzaj planlama aracılığıyla kurulmaktadır (Aklanoğlu 2009). Peyzaj terimi, insan ve doğayı bütünleştiren bir terimdir (Calow 1999; Odum ve Barret 2008).
 
Avrupa Peyzaj Sözleşmesi’nde ise peyzajın “alan” anlamına geldiği ifade edilmektedir. Risser ve ark. (1984)’e göre, peyzaj ekolojisi ise, heterojen yapıdaki bir arazi parçasının özelliklerini inceleyerek, bu arazinin yönetim ilkelerini toplumun yararı ve yaşamı için kullanan bir bilim dalı olarak tanımlanmaktadır (Odum ve Barret, 2008).
 
Bu bağlamda peyzaj mimarlığında üst ölçekli planlamadan (1/25000) uygulama ölçeği olan (1/500-1/250- 1/200) tasarıma kadar ekolojik veriler temel alınmakta ve çok yönlü olarak kullanılmaktadır. Ekoloji, ilk olarak planlamada temel alınmış; küresel ölçekte yaşanan sorunlar karşısında planlamanın tek başına yeterli olmadığı anlaşılmış ve ekolojik temelin tasarımda da kullanılması gerektiği anlaşılmıştır. Ekolojik peyzaj tasarımı, bütüncül (canlı, cansız ve kültürel peyzaj bileşenleri ile sosyo-ekonomik ve ekolojik süreçlerin tasarıma entegre edilmesini) ve dinamik (peyzajın doğal ve kültürel süreçlerine, zamansal ve mekansal ölçeklere göre değişen bir nitelikte) bir yaklaşımdır (Aklanoğlu 2009).
 
Yaşamın sürdürülebilirliğini sağlayan en önemli unsurlardan biri de iklimdir. Enerji etkin peyzaj planlamanın temeli, ekolojik tasarım ve iklimsel elemanların sunduğu olanaklardan yararlanmak, olumsuz koşullardan en az etkilenmeyi sağlamaktır (Akpınar ,1995).
 
http://www.ekodenge.org.tr/tr/?p=245 Erişim tarihi:12/06/2012 Bu araştırma; ekolojik peyzaj planlama ve tasarım ilkeleri ışığında, yaşanabilir OSB’ler yaratmayı ve küresel iklim değişikliğine katkı sağlayan çözüm önerileri sunmayı hedeflemektir.
 
EKOLOJİK PEYZAJ PLANLAMA ve TASARIM İLKELERİNİN OSB’LERE SAĞLAYACAĞI YARARLAR
 
• Doğal ve kültürel varlıkların koruma kullanma dengesi esas alınarak gerçekleştirilecek çalışmalarda, OSB alanları ile ekonomiye katkı sağlanırken, ekolojik dengeye de duyarlı, küresel iklim değişikliğine, biyolojik çeşitliliğe fayda sağlayan ve yaşam kalitesi yüksek alanlar oluşturulur.
 
• Kyoto Protokolünde; “sera gazı [CO2 , CH 4 , N 2 O, HFC, PFC 5 , SF 6 ] miktarını azaltmaya yönelik mevzuat yeniden düzenlenecek” maddesine yönelik olarak, azot ve karbon döngüsüne olumlu katkı sağlanır.
 
• Güneş, rüzgâr gibi yenilenebilir enerji kaynakları etkin kullanılacağından, Kyoto Protokolünde yer alan “çölleşme ve küresel iklim değişikliği” ne tedbir olarak, “güneş enerjisinin önü açılacak” maddesi için alternatif çözüm üretilmiş olur.
 
• Yağmursuyu projelerinde, deşarj noktalarının açık alanlara verildiği noktalarda gerçekleştirilecek yağmursuyu yönetimi yöntemleriyle:
 
– Küresel ısınmanın bir getirisi olan sel ve taşkınlar önlenir,
 
– Sanayi parsellerinden kirlenerek gelen yağmur suyundaki azot, fosfor, potasyum ve karbon gibi elementlerin bitki kökleriyle emilmesi sağlanırken, elde edilen kirlilikten arınmış, temiz yağmur suyu yeraltı varlıklarına kazandırılır.
 
• İnşaat alanında; peyzaj onarım projeleri ile bitkisel toprak ve doğal bitki örtüsünün varsa endemik türlerin korunması sonucu biyoçeşitliliğin sürdürülebilirliği sağlanır.
 
• Sağlık koruma bantlarında;
 
– OSB içindeki imalatların durumu göz önünde bulundurularak sağlık koruma bantlarının bitkilendirme yolu ile perdeleme çalışmalarında, ÇED raporu, iklim, arazi yapısı, şehrin yönü, toprak, sulanabilirlik, doğal bitki örtüsü vb. dikkate alınmak suretiyle üretilecek peyzaj projeleri ile; çevresel sorunlara yol açan sanayinin kent üzerindeki baskısı azaltılır, karbon için yutak alan (Kyoto Protokolü) oluşturulur, hava akımı ve koku kontrolü sağlanır. Bitkilendirilen alan, rekreatif amaçlı olarak yöre halkına ve sanayi personeline hizmet edebilir.
 
– Perdeleme bitkilerinin, enerji üreten bitki türlerinden seçilmesi (biyokütle enerjisi) ile yenilenebilir enerji kullanımına yönelme mümkündür. Kyoto Protokolünde yer alan “alternatif enerji kaynaklarına yönelinecek” maddesi için alternatif çözüm üretilmiş olur.
 
– Bitkilerin fotosentez yoluyla havadaki karbondioksit gazını yapraklarıyla absorbe ederek, hem ortama oksijen vermesi kuralından yola çıkarak, absorbe gücü yüksek olan bitki türlerinin kullanımı ile sanayiden kaynaklanan sera gazı miktarının azaltılmasına yardımcı olunur, Kyoto Protokolü’nde yer alan “Atmosfere salınan sera gazı miktarı yüzde 5’e çekilecek” maddesi için alternatif çözüm üretilmiş hem de hava temizliğine katkı sağlanmış olur.
 
• Binalarda yeşil çatı ve yeşil duvar uygulamalarının yapılması ile alternatif yeşil alanlar yaratılmış olur.
 
• Sanayi tesisinde gerçekleştirilen imalat ile uyumlu olarak gerçekleştirilecek peyzaj projeleri ve uygulamaları ile fabrika ve çevresi bütünlük kazanır, ayrıca, estetik ve işlevsel mekanların oluşturulmasına katkı sağlanır.
 
• Su etkin peyzaj tasarımı ile su tüketimi ve bakım işlemlerinde ekonomi sağlanmış olur.
 
• OSB alanı içinde yapılacak bisiklet yolu ile OSB içi ulaşımda hava temizliğine katkı sağlanmış olur. SONUÇ Tüm OSB’leri kapsayacak bu çalışmalar neticesinde öncelikle yerel yaşam kalitesi artacak, buna bağlı olarak bölgesel, ülkesel ve küresel ölçekte yaşanabilir çevreler oluşturulabilecek, ekoloji ve ekonomi dengesi kurulacak ve OSB’lerin sadece üretim alanları değil, aynı zamanda yaşanabilir alanlar olduğu gerçeği ortaya çıkacaktır.
Yasal Uyarı
İsfirmarehberi.com´da yer alan kullanıcıların oluşturduğu tüm içerik, görüş ve bilgilerin doğruluğu, eksiksiz ve değişmez olduğu, yayınlanması ile ilgili yasal yükümlülükler içeriği oluşturan kullanıcıya aittir. Bu içeriğin, görüş ve bilgilerin yanlışlık, eksiklik veya yasalarla düzenlenmiş kurallara aykırılığından İsfirmarehberi.com hiçbir şekilde sorumlu değildir.
Bizi Takip Edin !
Facebook Twitter Google Plus Linkedin Youtube Instagram