ISO BELGELENDİRME
Sektörler
İso Belgelendirme
Taksim Danışmanlık Hizmetleri
Karbon Ayak İzi Hesalama
Güncel Fuarlar
Önceki Sonraki
WorldFood Türkiye’nin En Büyük Gıda Fuarı
WorldFood Türkiye’nin En Büyük Gıda Fuarı
9-12 Eylül 2021
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
03 Haziran, Perşembe
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
Provimes Web ve Mobil Kurulum ve Kullanım Eğitimimize Davetlisiniz.
03 Haziran, Perşembe Saat: 10
Kurumsal Akademiler Konferansı
Kurumsal Akademiler Konferansı
24 Haziran 2021 | 14:00 - 16:4
Doğaya Saygı Sertifikası
Blog / Kümelenme Politikaları, Kümelenmenin Türkiye?de Kırsal Kalkınma Açısından Önemi Ve Öneriler
Kümelenme Politikaları, Kümelenmenin Türkiye’de Kırsal Kalkınma Açısından Önemi Ve Öneriler
 
Kümelenme politikası, yerel küme yapılanmalarını teşvik ederek ekonomik kalkınmayı destekleyen bir politika yaklaşımıdır
 
Sadık GÖZEK - Kahramanmaraş KOSGEB Hizmet Merkezi Müdürü
 
 
Giriş
Bölgesel ve kırsal kalkınma politikalarının yeniden şekillenmeye başlaması ile birlikte sürdürülebilir rekabet avantajının sağlanması için, yerelin kendine özgü yönleri ön plana çıkarılmaktadır. Ayrıca işletmelerin, kamu kurumlarının, sivil toplum kuruluşlarının ve diğer kuruluşların işbirliği anlayışı çerçevesinde bir araya gelmesinin önemi, net bir şekilde ortaya konulmaktadır. İşbirliğinin gelişmesi ile işletmelerin daha rekabetçi ve yenilikçi olmalarının önü açılmakta ve kümelenme oldukça cazip bir bölgesel ve kırsal kalkınma politika aracı olarak karşımıza çıkmaktadır.
 
Kümelenme faktörü, küreselleşme sonucu hayatı zorlaşan işletmelerin başarılı olabilmeleri için; büyümekte olan pazarlarda yeni ve daha iyi ürünler satabilmesi, kalite ve teknoloji kullanımında lider durumda olması, etkin bir işbirliği içerisinde olması, fiyatlarını rekabetçi bir şekilde ayarlaması gibi işletmelere ağlar ve stratejik işbirlikleri yoluyla uluslararası profil oluşturma fırsatı sağlar. Avrupa’da farklı sektörlerdeki çoğu KOBİ, küme oluşumu sayesinde uluslararası pozisyona getirilmişlerdir (Scheer ve Zallinger, 2007).
 
Kümelenmenin sağlayacağı avantajlardan bazıları: Yeni ve tamamlayıcı teknolojiye ulaşabilmek, birlikte iş yapmanın sinerjisini yakalamak ve karşılıklı güven duymak, riski dağıtmak, ortak ar-ge çalışmaları yapabilmek, işlem maliyetlerini düşürmek (insan kaynağı, ortak tedarik ve pazarlama), pazara giriş engellerinin üstesinden gelmek olarak sıralanabilir.
 
Kümelenme, bir nihai ürünün veya hizmetin, üretilmesi aşamasında, bu ürüne katma değer katan üretim zinciri ile bağlı; işletmeler (mal veya hizmet üreticileri, tedarikçiler, dağıtım kanalları vb.), bilgi üreten kurumlar (üniversiteler, araştırma kurumları, vb.), destekleyici kurumlar (acenteler, danışmanlık hizmetleri, bankalar, sigorta şirketleri, vb.) ve müşteriler tarafından oluşturulmuş ağ olarak tanımlanabilir.
 
Türkiye’de Kümelenme Politikaları
Kümelenme politikası, yerel küme yapılanmalarını teşvik ederek ekonomik kalkınmayı destekleyen bir politika yaklaşımıdır. Temel Unsurları (Sönmez, 2008):
 
• Şirketler ve kurumların ortak faaliyetlerini destekler, şirketleri doğrudan değil dolaylı olarak destekleyen faaliyetleri kapsar. Örneğin ortak tanıtım ve marka çalışmaları, ortak yatırım, ortak fuarlara katılım vb. 
• KOBİ’lere odaklanır. Genel olarak birçok kümeye büyük işletmeler hâkimdir, ancak kümenin büyümesi ve sürdürülebilirliği için kümelerde çok sayıda KOBİ olması şarttır. • Diğer politikalarla (bilim ve teknoloji, girişimcilik, sanayi, bölgesel/kırsal kalkınma) entegrasyonunu öngörür.
 
Kümelenme, Türkiye’de politika gündeminde yeni yer almaya başlayan bir kavramdır. Bu bağlamda, henüz kümelenmelere özel yasal çerçeve bulunmadığı gibi kümelenme politikalarının ve faaliyetlerinin düzenlendiği belli bir politika alanı da bulunmamaktadır. Birçok küme yasal statüsü olmadan faaliyetlerini dernek, platform, vakıf vb. çatılar altında devam ettirmektedirler. Türkiye’de bugüne kadar Kümelenme Politikası üzerine yapılan tek çalışma olan AB ve DTM destekli Türkiye’de Kümelenme Politikasının Geliştirilmesi Projesi kapsamında 4 adet program tanımlanmıştır. Bunlar;
 
Küme Yönetişim ve Teknik Yardım (KYTY) Programı
Küme Rekabet Edebilirlik (KRE) Programı
Küme Uluslararasılaştırma (KUL) Programı
Küme Yenilikçilik (KY) Programı
 
Söz konusu programlarla politikanın belirlediği ana öncelikleri gösteren eşgüdümlü alanlar ve operasyonel sistemlerin yapılanması amaçlanmaktadır.
 
Avrupa’da Kümelenme Politikalarına Genel Bakış
Avrupa Kümelenme Politikası Grubu (European Cluster Policy Group-ECPG) (2011) raporuna göre, kümeler Avrupa 2020 stratejisinin başarılı olması için küresel ortamda artan öneme sahiptir.
 
Avrupa Birliği Asya’dan ve Amerika’dan gelen rekabete karşı koyabilmek amacıyla kümelere ve kümelenme politikasına ayrı bir önem vermektedir (DG Ent. Report, 2007). Kümelenmelerin kendiliğinden başlaması seçeneğine karşıt olarak, gelişimlerinin devlet tarafından desteklenmesi Avrupa Birliği’nde kabul görmektedir. Bu bakımdan 31 Avrupa ülkesinden 26’sı ulusal küme destek programları uygulamaktadır (Europe Innova, 2008).
 
2008 yılında kurulan ECPG’ye, kümelerin mükemmeliyetinin desteklenmesinde, Komisyonun ve üye ülkelerin, modern politika cevapları bulma anlayışının geliştirilmesi ve Topluluk içerisinde küme politikalarının nasıl daha iyi tasarlanabileceği hakkında önerilerde bulunulması görevleri verilmiştir.
 
Doğu Polonya Lublin Bölgesi Kırsal Kümelenmesi Örneği
 
Polonya’nın doğusunda Ukrayna sınırında yer alan Lublin bölgesi, sakinlerinin % 54’ünün kırsal kesimde yaşadığı ve kırsal alanların hâkim olduğu bir bölgedir. Tarımsal üretkenliği artırmanın ve çiftçilerin durumunu iyileştirmenin bir yolu olarak kırsal kümelenmelerin gelişimi, bölge için birinci derecede önem taşımaktadır. Hâlihazırda bölgede iki çeşit kümelenme benzeri form bulunmaktadır (Szymoniuk, 2002):
 
Kırsal üreticilerin kümesi: Tarımsal üretici birlikleri üyelerinin, ürün ve hizmetlerini pazarlamak isteyen resmi organizasyonlardır. Bölgede yaklaşık 110 birlik bulunmaktadır ve genel olarak sebze ve meyve üreticilerinden oluşmaktadır. Müşterileri genellikle yurtiçi ve yurtdışı süpermarketler ve toptancılardan oluşmaktadır. Kümelenme yapısının formları olan bu birlikler, tek başına çiftçinin ulaşması gereken hedef pazara, kalite ve standarda, belirli bir kar ve başarı seviyesine daha rahat ulaşabilmektedir (KOSGEB, 2006). Kümelenme, üyelerine yönelik eğitimler organize eder, üniversiteler ve diğer birliklerle işbirliğinde bulunur. Aynı zamanda ürünleri için kalite sertifikaları almaya çalışırlar, kaliteyi koruyabilmek ve standartları artırabilmek için laboratuvarlarını kurarlar. Ayrıca soğuk hava depoları ile depolama çalışmalarını kendileri yaparlar, bireysel olarak çiftçilerin maliyet açısından yapamayacağı bu süreçler kümenin avantajlarını ortaya koymaktadır. Bu kümeler üyelere ve dolayısıyla ekonomiye daha fazla katma değer sağlayabilmek amacıyla ürünlerin işlenmesine yönelmişlerdir.
 
Kırsal turizm kümeleri: Bu tür kümelenmenin Polonya’da uzun bir geleneği vardır, bu gelenek tatilcilerin uzun resort ve otel tatilleri yerine doğal, sakin ve kısa süreli hafta sonu gezileri yapmalarına olanak sağlar. Turizm kümelerinin temel özelliği olarak, kırsalda yaşayan kadınların iş hayatına daha aktif olarak katılım sağladığı da görülmektedir. Turizm hizmetlerinin verildiği çiftliklerin % 75’inin kadınlara ait olduğu veya kadınlar tarafından yönetildiği görülmektedir (Szymoniuk, 2002).
 
Ülkemizde Kırsal Kalkınma ve Kümelenme Alternatifi
Bütün dünya ülkelerinde kalkınmada öncelikli yerler kırsal alanlardır ve bu alanlarda kalkınmanın sağlanması ana hedeftir (Budak, 1996). Çünkü kırsal kesim ile kentler arasında gerek gelir düzeyi gerekse yaşam koşulları açısından, kentler lehine önemli farklar vardır. Zamanla bu farkların giderek derinleşmesi, kırsal kesimin kalkınmasını hızlandırıcı yeni model ve yaklaşımların sürekli gündemde kalmasına neden olmaktadır (İnan ve ark, 1996).
 
Köylerin itici ve buna karşın kentlerin çekici bulunan özelliklerinden ve istihdam alanının çeşitli olmamasından dolayı kırdan kente göç artmaktadır. Kırsalda yapılacak kümelenme faaliyetleri istihdamı olumlu etkileyeceği ve refah seviyesinin yükselmesini sağlayacağı için göçün büyük ölçüde yavaşlamasına neden olacaktır.
 
Miras, intikal vb. sebeplerden, arazinin parçalanması ve verimli olarak kullanılamaması önemli bir sorundur. Kırsalda yapılan kümelenme faaliyetlerinde, ortak tedarik yöntemi ile parçalı arazilerin işlemesi, sulaması daha düşük maliyetlerle yapılır ve buradan çıkan ürün, ortak pazarlama ile katma değeri yüksek bir şekilde pazarlanabilir.
 
Ülkemizde çiftçilerin örgütlenme düzeyinin çok düşük olmasının yanı sıra mevcut çiftçi örgütlerinin yapılarının zayıf olması, üreticilerin girdi temininden pazarlamaya kadar birçok konuda güçlüklerle karşılaşmasına neden olmaktadır. Kümelenme faaliyetlerinde örgütlenme temel basamaktır ve örgütlerin bir araya gelmesinde bir araçtır.
 
Ayrıca üst örgütlenme yetersizliği ve kooperatifler arası işbirliğinin yeterince sağlanamaması önemli bir sorundur. Bu nedenle tarımsal ürünlerin işlenmesinde kooperatiflerin payı Türkiye’de % 1 ile % 10 arasındadır. Oysa bu pay AB ülkelerinde % 30 ile % 100 arasında değişmektedir. Türkiye’de tarımsal ürün piyasaları aracıların hâkimiyetindedir. Nitekim hayvansal ürünlerde üreticiden nihai tüketiciye kadar ürün 6-7 kez, bitkisel ürünlerde 4-5 kez el değiştirmektedir. Oysa gelişmiş ülkelerde bu sayı 2-3’ü geçmemekte, aracılar ise genellikle üretici örgütleri olmaktadır (Özdemir ve ark, 2010).
 
Ülkemizde ve diğer ülkelerde kümelenme çalışmalarının incelenmesi ve yapılan faaliyetler kırsal alanlarda kümelenmenin uygulanabileceğini göstermektedir. Özellikle kırsal alanlarda göçün engellenmesi, sektör çeşitliliğinin artırılması, bölünmüş arazilerin daha verimli kullanılması açısından kırsal alanlarda kümelenme önemli bir araç olarak ortaya çıkmaktadır. Kırsal sanayi aslında kümelenmenin bir altyapısı olabilir, kırsal sanayi politikalarla desteklenirken bunların zayıf olan örgütlenmeler aracılığıyla daha entegre bir yapıya dönüştürülmeleri sağlanabilir. Kırsal turizm tek başına bir köyün ya da bir şahsın yapacaklarından daha fazla ve entegre olmalıdır. Bu entegrasyonu sağlayacak olan yine kümelenme faaliyetleridir. Bu kapsam içerisine bölgede yer alan dernekler, örgütlenmeler, yöreye özgü el sanatları ve hediyelik eşya üreticileri, yöresel yemek üreticileri, yöresel konaklama imkanları, tarla ve bahçelerde turistlere yönelik faaliyetler, varsa dağcılık ve sportif faaliyetler gibi birçok bölgeye entegre olabilecek faaliyet ve kuruluş dahil edilebilir.
 
Türkiye’de Kümelenme Politikalarına Katkı Sağlayacak Öneriler
Kümelerin daha sürdürülebilir olması için yasal altyapılarının hazırlanması gerekmektedir. Kümelerin yaşam döngülerine göre politika öncelikleri belirlenmelidir, her dönem için farklı politikalar belirlenerek, yeni başlayan kümeye farklı, gelişen ve altyapısı oluşmuş kümeye farklı, olgun uluslararasılaştırılma ihtiyacı olan kümeye farklı olmak üzere her evredeki kümeye farklı destekleme modelleri belirlenmelidir.
Bölgelerin rekabetçilik düzeylerinin tespit edilmesi ve kümelenme potansiyellerinin ve/veya var olan kümelenmelerin analizine dayalı bölgesel kümelenme politikalarının geliştirilmesi gerekmektedir. Bu kapsamda Bölge Kalkınma Ajanslarının faaliyetleri arasında yer alan kümelenmeye verilen desteklerin aktif bir şekilde kullandırılması gerekmektedir. KOSGEB’in İşbirliği-Güçbirliği Destek Programından kümelerin daha aktif kullanmasına yönelik çalışmalar artırılmalıdır.
 
Kırsal kalkınma için de önemli bir araç olan kümelenme Tarım ve Kırsal Kalkınmayı Destekleme Kurumu (TKDK) tarafından desteklenmeli, başta kırsal sanayi ve kırsal turizm ayaklarında destekleme politikaları kümelenme ile ilişkilendirilmelidir. Özellikle Avrupa’da örnekleri yaygın olan çalışmanın içerisinde örnek olarak da verilen kırsal sanayi ve kırsal turizm kümeleri uygulamaları araştırılmalı ve iyi örnekler ülkemiz için de uygulanmalıdır.
 
Kırsal alanlarda kırsal sanayi altında kırsal üretici kümeleri kurulmalıdır. Kırsal üretici kümelerinde, faaliyetlerin birlikler altında yapılması ve nihai müşteriye kadar çok fazla aracı bulunmaması, ürün kalitelerinin belirli bir standartta olması, gerektiğinde daha fazla katma değer sağlamak açısından ortak işleme tesislerinin olması gerekliliktir.
 
Kırsal turizm alanında Polonya örneğinde yer aldığı gibi kümelenme faaliyeti benzer şekilde uygun alanlarda (köy, yayla, jeotermal vb.) yapılabilir. Küme içerisine spor aktiviteleri, konaklama, yiyecek-içecek sunumları, ulaşım ve gezi alternatifleri, hediyelik eşya, yöresel ürünler gibi mümkün olduğunca fazla oyuncu dâhil edilerek uygulanmalıdır.
 
Karar vericilerin kümelenme konusunda yeterince bilinçli olması, kümelerin sağlayacağı faydaların getirileri hakkında dolu olması gerekir. Politikalar arası uyumu sağlamak için farklı kurumlar tarafından sağlanan desteklerin küme oluşumları etrafında birbirini tamamlaması gereklidir.
 
Kümelerin Başarılı ve Sürdürülebilir Olması İçin Öneriler
Kümenin daha başarılı olmasını sağlamak amacıyla sıfırdan küme yaratmak yerine aktif, iyi bir iş çevresine sahip, rekabet gücü yüksek veya potansiyeli olan, mevcut güçlü iş gruplarının veya yığılmaların üzerine yoğunlaşmak en önemli etkenlerdendir.
 
Kümelerin kuruluş aşamasında küme üyelerinin, kamu kurumlarının, STK’ların bunu birer sosyal sorumluluk çalışması olarak görmeleri ve uzun soluklu bir görev olduğunu bilmeleri gerekmektedir. Özel aktörleri mümkün olduğunca dâhil etmek ve sadece kamu sektörü tarafından yürütülen girişimleri engellemek gerekir. Başta kırsal olmak üzere örgütlenme çalışmalarının az ve yetersiz olması kümelenme faaliyetlerinden uzak kalınmasına sebep olmaktadır. Örgütlenme desteklenmeli ve sürdürülebilir olmalıdır.
 
Tarım ve gıda kümelenmeleri açısından kooperatiflerin yapısı ve rolleri tekrardan gözden geçirilmeli, kümelenme çalışmasında daha etkili olacak şekilde düzenleyici ve ortaklık yapısının güçlendirilmesi, bölgesel ve ulusal pazarların dışına çıkarak uluslararasılaştırma faaliyetlerinde bulunması, ortak tedarik faaliyetlerinde bulunarak kümelenme üyelerine maliyet avantajı sağlaması açısından etkisinin artırılması gerekecektir.
 
Kümelerde ortak bir insan kaynağı havuzu kurulması ve küme üyelerinin ihtiyaçlarının bu havuzdan karşılanması ve bu insan kaynağına ortak eğitimler verilerek hem eğitim maliyetlerinin düşürülmesi hem de daha kalifiye personele sahip olması sağlanabilir.
 
Kümeler ortak tedarik, makine vb. faaliyetlerle kırsalda iyi bir iş ortamı sağlayabilirler. Örneğin Organik tarım-gıda kümesinde yer alan işletmeler tohum giderleri, organik gübre giderleri veya paketleme makineleri gibi ortak tedariklerine daha uygun maliyetlerle sahip olabilirler. Bununla ilgili olarak KOSGEB’in sunmuş olduğu İşbirliği Güç Birliği Destek Programından ve TKDK’nın kırsal sanayi desteklerinden faydalanılabilinir.
 
Ortak tanıtım ve pazarlama kümelerin, hem maliyetlerini düşürmesi açısından hem de daha büyük bir alanda pazarlama çalışmaları yapabilmesi açısından en önemli faaliyetlerinden olmalıdır. Örneğin, işletmelerin tek başına katılım sağladığı fuarlar, tanıtım materyalleri, görevlendirilen insan kaynağı bir işletme için yüksek maliyetler ifade edebilmektedir.
 
KAYNAKLAR
BUDAK, D., 1996. Gelişmekte olan Ülkelerde Tarımsal Yayımda Kamu ve Özel Sektör, Türkiye 2. Tarım Ekonomisi Kongresi 6 Eylül 1996, Adana.
DG ENTERPRİSE AND INDUSTRY, 2007. Innovation Clusters in Europe: A Statistical Analysis and Overview of Current Policy Support. Europe Innova, PRO INNO Europe Paper No.5, Italy, 64s.
EUROPE INNOVA, 2008. Cluster Policy in Europe Summary Of Cluster Policies in 31 European Countries. Europe Innova Cluster Mapping Project, Oxford Research AS, 34s.
EUROPEAN CLUSTER POLICY GROUP (ECPG), 2011. European Commission, Brussels, http://www.proinno-europe.eu/ecpg (Erişim Tarihi: 08 Ekim 2011)
İNAN H., GÜNGÖR, H., GÜNGÖR, G., ve ERBAY, R., 1996. Kırsal Kesime Yönelik Kamu Hizmetlerinin Organizasyonu: Tekirdağ ili Şarköy İlçesi Tarımsal Üretimi Geliştirme Projesi. Türkiye 2. Tarım Ekonomisi Kongresi 6 Eylül 1996, Adana.
KOSGEB, 2006. İşletme Kümelenmeleri: Orta ve Doğu Avrupa’da İşletmelerin Desteklenmesi. Hilmi Usta Matbaacılık, OECD Yayınının Çevirisi, Ankara, 220s.
ÖZDEMİR, G., KESKİN, G., ve ÖZÜDOĞRU, H., 2010. Türkiye’de Ekonomik Krizlere Alternatif Bir Çözü Önerisi: Tarımda Güçlü ve Etkin Üretici Örgütlenme Modeli. Türkiye 9. Tarım Ekonomisi Kongresi, 22-24 Eylül 2010, Şanlıurfa.
SCHEER, G., ve ZALLINGER, L., 2007. Deutsche Gesellschaft für Technische Zusammenarbeit (GTZ) GmbH, KOSGEB: “Küme Yönetimi Uygulama Kılavuzu”, Çeviri, KOSGEB ve GTZ işbirliği ile yürütülen “Anadolu’da Ekonominin Desteklenmesi Projesi” kapsamında yayımlanmıştır, Ankara, 232s.
SÖNMEZ T., 2008. Kümelenme‘08 Konferans Notu, Başbakanlık Diş Ticaret Müsteşarlığı İhracat Genel Müdürlüğü, 3 Aralık 2008, İstanbul.
SZYMONIUK, B., 2002. Rural Clusters in the Lublin Region (Eastern Poland) - Good Solutions for a Young Democracy, Technical University of Lublin, Poland, 7s.
 
Yasal Uyarı
İsfirmarehberi.com´da yer alan kullanıcıların oluşturduğu tüm içerik, görüş ve bilgilerin doğruluğu, eksiksiz ve değişmez olduğu, yayınlanması ile ilgili yasal yükümlülükler içeriği oluşturan kullanıcıya aittir. Bu içeriğin, görüş ve bilgilerin yanlışlık, eksiklik veya yasalarla düzenlenmiş kurallara aykırılığından İsfirmarehberi.com hiçbir şekilde sorumlu değildir.
Bizi Takip Edin !
Facebook Twitter Google Plus Linkedin Youtube Instagram